Bu dağda ceyran gəzər
Əl, ayağın daş əzər
Mən yara neyləmişəm
Yar məndən kənar gəzər.Dilbərim, dibərim
Gəl gəl ahu balası
Uca daglar arası.Bağa girmərəm sənsiz,
Gülü dərmərəm sənsiz
Bağda quzu mələsə
Bil ki, o mənəm sənsiz.Tərlanım, ceyranım
Gəl gəl ahu balası
Uca daglar arası.
Kemança…
İyi icracıların elinde insanın yüreğini parçalayan bir saz…
Azerbaycan, Türkmenistan, İran, Ermenistan, Gürcistan, Kürdistan ve ender de olsa Anadolu coğrafyasında kullanılan bir saz. Anadolu’da daha çok kemança yerine bir benzeri olan kabak kemane daha yaygın olarak kullanılmaktadır.
Genellikle erik ve ceviz ağacından yapılan kemança, oyma bir gövdeye eklenen sap, gövdeyi örten deri ve yayı ile bir bütündür.
4 tellidir ve keman gibi sapının ön kısmı düz değildir. Yuvarlak bir sapa sahip olması nedeniyle teller arası geçişi kolaylaştırmak için saz dik bir şekilde dize oturtularak çalınır ve sazı sağa sola hareket ettirme kabiliyeti artar.
Bir çok ülke ve coğrafyada kullanılıyor olsa da esas piştiği yer Azerbaycan’dır. Bu yüzden İmamyar Hasanov‘dan yahut Habil Aliyev‘den kemança dinlemenin tadı bambaşkadır.
Perdesiz ve yaylı bir çalgı olması sebebiyle vibrasyonları dinleyicinin göğsüne bir ok gibi saplanmasına ve sızlatmasına sebep olmaktadır. 1995’te Peter Biffin adlı Avustralya’lı müzisyen kemançanın farklı bir versiyonunu tasarlamıştır. Yeni tasarımda gövde farklıdır ve ön kısımda gerilmiş bir deri yoktur. Bu saza “tarhu” adını vermiştir. New York’ta yaşayan Azerbaycan’lı müzisyen İmamyar Hasanov da tarhu üzerinde ufak oynamalar yaparak gövdesinde alternatif ses delikleri deneyerek bu yeni tasarımına “kemança tarhu” adını vermiştir. Kayhan Kalhor da bu saz üzerinde oynamalar yaparak kendi tasarımına “şah keman” adını vermiştir.
İran’da Muhammed Rıza Lütfi, Kayhan Kalhor, Sohrab Purnaziri gibi isimler kemança denilince akla gelen isimlerdir. Sohrab Purnaziri’nin bestekar yanı da ön plana çıkmaktadır. Aynı zamanda Nîştîman adlı bir grup kurup Kürdce müzik de yapan İranlı Kürd müzisyen Purnaziri, kemançada olan ustalığını “tenbur/تنبور” icrasında da göstermektedir. İranlı Kürd sanatçı Kayhan Kalhor da sık sık Türkiye’ye gelerek özellikle bağlama virtüözü Erdal Erzincan ile konser çalışmaları yapmaktadır. Kayhan Kalhor, aynı zamanda Türkiye’li Kürd müzisyenler Aynur Doğan ve Cemîl Qoçgirî ile birlikte yakın bir tarihte “Hawniyaz” adlı Kürdce bir albüm çıkarmış idi.
İmamyar Hasanov‘un “Ay Işığında” adlı eseri icrası, kendi memleketinin dışında Türkiye’de dahi birçok kimsenin dinlediği, derinden etkilendiği, üzerine şiirler yazıp okuduğu bir icradır. Keza Habil Aliyev‘in icra ettiği ve zamanında İbrahim Tatlıses‘in de okuğu Kürdce “Rindamin” adlı eserle aynı ezgiyi paylaşan “Dilbərim” adlı eserin icrası kalplerde oyuklar bırakmaktadır.
Hülasa kemança bu coğrafyanın belki de en güzel sazlarından bir tanesidir. Aşağıda Azeri, Farisi ve Kürd icralarını paylaşıyorum. Bir de meraklısına kemançanın kısa bir yapım belgeseli. Keyifli dinlemeler..
İmamyar Hasanov – Ay Işığında
Habil Aliyev – Dilbərim
Muhammed Rıza Lütfi
Nîştîman – Batmane Batmane
TRT AVAZ – LUTİYE – KEMANCA YAPIMI