İlim ve Medeniyet

GENÇLERE ÜÇ ÖNEMLİ TAVSİYE/VAZİFE

Gençlere üç önemli tavsiye/vazife

Taha Kılınç Hoca’nın Dil ve İşgal isimli kitabına dair bir sohbetine katıldım. Oldukça verimli geçen bu konuşmada Taha Hoca bizlere 3 önemli tavsiye/vazife anlattı. Bu tavsiyelere katılmamak mümkün değil. Bunlardan ilki “tarih huzurunda bir vazife edinmek” isminde. Yani kendimize bir görev yüklemeli ve misyon seçmeliyiz. Burada bir sorunun giderilmesi, bir problemin çözülmesi ve bir boşluğun doldurulması söz konusu. Herkesin yapabileceği bir iş olduğunu bilerek ve işimizi de en iyi şekilde yapmaya çalışarak ilerlemek gerekiyor. Samimi olduğumuz için de atılan tohumların bir gün hayırlı işlere vesile olacağını bilmemiz gerekiyor.

Taha Hoca’nın ikinci tavsiyesi ve tarihten çıkardığı ders, dış etkilere kapılmamak ile alakalı. Yani tarihin her döneminde bir sıkıntı olabilmekte ve bu sıkıntıların şiddeti döneme göre farklılık arz etmektedir. Günümüzde bunu ekonomik olarak hissediyoruz. Önceden tarihte Moğol baskını, salgın hastalıklar ve dünya savaşları gibi çok büyük imtihanlar olmuştur. Bunlara sabredip işini yapmaya çalışanlar asıl olarak tarihi görevlerini yerine getirmişlerdir. Ekonomik kriz hepimiz için zor ve bu durum alt sınıfları daha çok etkiliyor. Lakin buna rağmen umut var ve geleceği karanlık görerek azmi elden bırakmamalıyız.

Taha Hocanın diğer bir tavsiyesi ise ölene kadar çalışmakla ilgili. Yarış sona ererken yarışı bırakmak olmaz. İnsan hayatı boyunca birçok imtihana uğruyor ve sağlıkla da imtihan edilebiliyor. Sağlığının iyileşip iyileşmeyeceğini bilemeyebilir bir insan ama bu süreçte çalışmaktan geri kalmaması gerekir. Rabbimiz herkese çalıştığının karşılığını vaat ediyor. Bugün Batı öne çıkabildiyse bu çalışma ve fedakarlıkla alakalı. Bu kadar güce ulaşırken hata yapmadıkları veya günah işlemediklerini kimse zannediyorum ki savunamaz. Lakin bizler sırat-ı müstakim üzere ilerleyerek daha güzel işler başarabiliriz. Kendimize çok büyük hedefler koyabilir ve bu uğurda her türlü engele rağmen mücadele edebiliriz.

Bonus olarak da Taha Hocadan öğrendiğim bir durumdan bahsetmek istiyorum. Batı’da bilgiye değer verildiğinden bahsediyor Taha Hoca. İlmin finanse edildiğinden bahsediyor. Ama Türkiye’de zenginler bu işle pek ilgilenmiyorlar diyor. Mutlaka bizlerde araştırma ve bilgi üretmek isteyen gençlerimizi finanse etmeliyiz. Tarihte bunu yapan milletler başarıya ulaşmışlar. Bu stratejik olmalı aynı zamanda. Başarı finanse edilmeli ve maddi kaynaklar doğru değerlendirilmelidir.

Son olarak zor zamanlardan geçiyoruz bu doğru. Tarihte daha da zor zamanlar oldu. Onları atlatmayı başardık Hamd olsun. Bugünleri de geride bırakacağımıza inanıyorum. Sabretmek ve sabrı tavsiye etmek önemli. Her zaman beterin beteri vardır. Millet olarak artık çok dikkatli hareket etmek zorundayız. Çok stratejik yatırımlar ve projeler yapmak zorundayız. Çalışan gençlerimizi desteklemeli ve yol göstermeliyiz. Kurumlara tanıdık değil başarılı gençler alınmalı. Ülke içinde hizipleşmeye ve iç hesaplaşmalara son verilmeli. Kamplaşmalardan ve etiketlemelerden vazgeçilmelidir. Bu ülke hepimizin ve hepimiz ülkenin başarısı ve ileriye gitmesi için çalışmalıyız vesselam. Kolaylıklar dilerim, gençlerimize bin selam…


 

Exit mobile version