- İbranice öğrenmek istiyorsanız öncelikle kendiniz karar vermelisiniz. Bu isteğiniz geçici bir heves mi yoksa ciddi bir istek midir? Eğer ciddi olarak öğrenecek ve bu dili kullanarak çalışmalar yapacaksanız mutlaka öğrenmenizde yarar vardır. Birçok öğrenci ilk dersten sonra pes edip bırakıyor ve dersin sonuna kadar dayananlar yüzde 5’lik bir kesimi oluşturuyor. Alfabenin farklı olması ve öğrencinin çalışmayı gözüne kestirememesi söz konusu oluyor. Ama İbranice düşünüldüğünden daha kolay bir dildir. Belli bir sistemle öğrenildiğinde hızlıca ilerleme olacağı aşikardır.
- Bir ilimde ustalaşmanın veya bir meslekte ustalaşmanın anahtarı “sabır”dır. Sabrınızın sınırını biliyor musunuz? Ne kadar sabırlı birisiniz. İbraniceyi bir yılda öğrenirsiniz ve sonrasında üzerine koymak, yeni kelimeler öğrenmek, gazete ve kitap okuyabilmek için ekstra bir zaman harcamanız gerekecektir. Bu yükü taşıyabilir ve üstesinden gelebilir misiniz? Derste ve ders için oluşabilecek herhangi bir pürüzü anlayışla karşılayabilir misiniz? Yani Hocanın soru sorması, cevabı bilememeniz, diğer öğrencilerin davranışları sonucu dersi bırakır mısınız? Eğer bırakmaz ve daha çok ders çalışırsanız başarının anahtarıyla kapıyı açarsınız biiznillah.
- Okuma alışkanlığınız var mıdır? Eğer okuma alışkanlığınız yoksa, okumayı sevmiyorsanız dil öğrenirken çok zorlanırsınız. Dilde okunacak öğretim kitaplarının metinleri kısa ve eğlencelidir. Sizi bir seviyeye kadar çıkarır ama sonrasında alanınızla ilgili okumalar yapmanız gerekecek, eğer bu okumaları yapmazsanız da dil ilerlemeyecektir. Bunu iyi düşünmenizde fayda vardır.
- Disiplinli olarak dile çalışabilir misiniz? Yani her gün aynı saatte belli miktarda ders çalışma alışkanlığınız var mı? Dil için özel bir vakit ayırıp o gün o saatte sadece dil ile uğraşabilir misiniz?
- Çok önemli bir sorun da, İbraniceye ayıracak vaktinizin olup olmadığıdır. Eğer vaktiniz varsa bu çok güzel ama düzenli olarak vaktinizin olması en güzelidir. Örneğin bir işiniz çıktığında ilk feda ettiğiniz şey İbranice olmamalıdır. Diller insanlara birçok kapılar açıyor ve bu açıdan diller ilk feda edilecek şeyler olmamalıdırlar.
- İbranice öğrenirken etrafınızdaki cahilane sözlere karşı koyabilir misiniz? Örneğin ne yapacan bu İbraniceyi Yahudi mi olacan diyenler olabilir. Bu onların cehaletini göstermektedir. Bu dili Müslümanların öğrenmesi gerekiyor, Peygamberimiz kendi asrında bu dili öğrenmesi için Zeyt isminde bir Sahabesini (ra) görevlendiriyor. Buradan üzerimize sorumluluk almamız gerekmez mi?
- Dil hakkında az da olsa araştırma yapmak gerekir. Örneğin dilin özelliklerini ve hangi alanlarda kullanılabileceğini araştırırsanız çok faydalı olur. İbranice turizm, ticaret, sağlık, çeviri ve uzmanlık için olmazsa olmaz dillerdendir. Özellikle günümüzde Türkiye’de Ortadoğu çalışmalarına hız verildi ama birçok uzman İbranice bilmiyor ve temel seviyede İbranice bilgisine bile sahip olmayanlar var. Bu durumda iyi bir bölge uzmanı olmak için İbranice öğrenmek gerekir.
- Son olarak ise ilim ücretsiz olunca değersiz oluyor bu konuda konuşmak istiyorum. Öğrenci İbranice için kur başına bin tl verirse dersleri öyle güzel dinliyor ve ödevleri yapıyor ki. Ama ücretsiz ders verdiğimizde ise hiçbir şekilde ödevleri yapmıyor ve değer vermiyor. Bu kuyumcudan aldığımız altına değer vermemiz ile, sokakta bulduğumuz altına değer vermememize benzer. Her ikisi de değerlidir ama sokaktan bulunana değer göstermezsek yanlış yapmış oluruz. Bedava elde ettiğimiz derse daha fazla değer göstermeliyiz. Çünkü hocanın ne fedakarlıklarla o dili öğrettiğini bilemeyiz. Bizler bu dili kolay öğrenmedik ama sizler kolay bir şekilde öğrenebilirsiniz, eğer arzu ederseniz.
Bütün bu sorulara olumlu cevap veriyorsanız Bismillah deyip İbranice derslerine başlayabilirsiniz. İstikrarlı bir şekilde çalışırsanız da dili ileri seviyelere kadar getirir ve ülkemize faydalı hizmetlerde kullanabilirsiniz. Rabbim yardımcınız olsun.
Bir hocamın yazısından uyarlanmıştır