İlim ve Medeniyet
Yeni Nesil Sosyal Bilimler Platformu
Hastahanemizde iyileşen gazilere, dereden-tepeden neler konuşurduk? Biri dedi ki: “İnsanın alnına ne yazılmış ise o oluyor. Ne kadar çalışsan boş.”
Dedim ki, oğlum, bir defa alnımıza ne yazıldığını nereden bileceğiz?
1.Bize gelen bir felaketin, önünü almağa çalışsak, mesela şu yangını söndürsek fayda olmaz mı? Bak: Bir yerde evler ahşap ise sık sık yapılmışsa çeşmelerde su bulunmazsa ufak bir kıvılcım ile koca bir şehir mahvolur. İşte bu bir “kader”dir. Lakin dikkat et. İkinci bir kader daha var. O da bunun zıttıdır. Evleri kargir yaparsak aralarını açıkça bırakırsak, çeşmelere su getirirsek, yangın söndürecek takımları hazırlarsak, ateş işlerine dikkat edersek koca şehir kalır. Evvelkinde (yanmak) kaderdir. İkincisinde (yanmamak) kaderdir. Anladın mı? Şimdi hangi kaderi soruyorsun? Bunun ikisi de alnımıza yazılmıştır. Beğen beğendiğini.
2.Başka misal: Sıtma geldi değil mi? tecrübe edilmiş ki şu ilacı tertip ile güzelce içersen, Allah hastalığı geçirir. Bu bir kaderdir. Bir de tersine bak. Eğer ilaç falan kullanmazsan, ölür gidersin. Bu da bir kaderdir. Şimdi Allah için söyle, bizim için yapılacak hiçbir şey yok mu?
3.Daha söyleyeyim mi? Topçuluğu iyi öğrendiysen, nişan almayı iyi bilirsen, düşmanın bulunduğu noktayı iyice hesap edersen, gülleyi düşürür onları mahvedersin. İşte bu kazanç kaderdir.
Sen çalıştın, tedbir aldın. Allah da verdi. İşte kader bu.
4.Şimdi aksini al. Toptan nişandan anlamazsan, düşmanı görsen gülleyi nasıl atarsın? Atamayınca da o gelecek, senin topunu mahvedecek mağlubiyet olacak. İşte bu mağlubiyet de kaderdir. Şimdi söyle hangi kaderi istersen.
Yapmadın mı? bütün memleketler kırılır. Bu felaket bir kaderdir. Hastalığın önüne geçecek çareler yapılırsa kurtuluş vardır. Bu kurtuluş da bir kaderdir. İkisi de alnımızda yazılıdır. Hangisini istersin…?
Oğlum insanlar kusurlarının cezasını çekerler. Ve sonra feleğe bahane bulurlar.
Neferlerim kani oldular. “Efendi doğru söylüyorlar. İnsan ne ederse kendi eder.” Dediler.
Yorum Yaz