İngilizce Nasıl Dünya Dili Oldu? İngilizcenin Tarihi? İngilizcenin Küresel Bir Dil Olma Süreci
İngilizce bir imparatorluk dili idi geçtiğimiz asırlarda. Hükmettiği bölgelerde anlaşabilmek için İngilizceyi halklara öğrettiler. Mesela üst kasta mensup Hintlilere İngilizce öğretmeyi düşündüler. Onlar da bunun avantajlarını keşfetmekte gecikmediler. Dönem dönem Lingua Franca’lar oldu. Bunların ilklerinden birisi ise Latince idi. Roma İmparatorluğunun dili idi ve ilginç bir şekilde dil öldü. İbranicede ölmüştü ama sonradan Yahudiler sahip çıktı ve yaşamaya devam etti. Buna rağmen Yidiş ve Ladino gibi diğer Yahudi dilleri ölmeye doğru gidiyorlar. Bütün dillere aynı anda sahip çıkabilmek zor bir iş olsa gerektir.
İngilizler dünyanın 4’te 1’ini ele geçirdiler ve üç yüz yıl yönettiler. Bu halklardan kendilerini üstün görseler de bu halkların dilini öğrenmeye de çalıştılar. Özellikle Hindistan’a ve Hintçeye büyük önem verdiler. Sanskritçe de öğrenip klasik metinleri İngilizceye çevirmeye çalıştılar. Bunu Hindistan’ı kontrol edebilmek amacıyla yapıyorlardı. Hintlilerin kültürünü değiştirmek ve onlara egemen olabilmek amacı taşıyorlardı. Bu ve bunun gibi eserler üzerinde çalışarak Şarkiyatçılık denen şeyin daha sonraları doğmasını sağlayacaklardı. Şark’ı egzotik, ve hayali bir algıyla anlamaya çalıştılar. Edward Said kitabında çok güzel bir şekilde niyetlerini açıklamaktadır. Özellikle Doğu’nun sahip olduğu kaynaklara ulaşmak için birçok hamlede bulundular. Coğrafi keşifler de bunun bir sonucuydu. Alternatif yollar arıyorlardı. Eskiden altın, gümüş ve baharat gibi şeyler için Doğu’ya geliyorlardı. Dini motivasyonları da vardı ve maddi motivasyonları da. İngiltere’de fakir kesim daha iyi yaşam şartları ve toprak için göç ediyordu. Ayrıca dinlerini özgür yaşayabilmek için de gelenler oluyordu. Daha sonra bölgenin petrolü bulunması bölgenin başına büyük işler açacaktı.
Dünyanın en son sömürülmeye çalışılan yerlerinin başında Ortadoğu geliyor. Çünkü burada güçlü bir Osmanlı vardı. Ayrıca Batılı devletler birbirine düşebilirdi eğer bu bölgeyi de paylaşsalardı. İngilizler bunun farkındaydı ve Osmanlı’nın bütünlüğünü bir süreliğine savundu. Hasta Adam diyorlardı Osmanlıya. Milliyetçiliklerin de ortaya çıkmasıyla hasta adam kan kaybedecekti. Ayrıca bir damla petrol bir damla kandan daha değerlidir denilmektedir. İlk İran’da Abadan’da bulunan petrol İran’ın iki defa işgaline ve yıllarca ABD güdümünde yaşamasına sebep oldu. Bu gibi bilgileri hatırlamakta fayda var.
İngilizler özgün çalışmalar yaptı ve diğer dillerden eserleri dillerine çevirdiler. O dilleri bilmeyenlerde İngilizce öğrenip ilgili kitapları okuyabildi. İngilizce öğrenilmesinin de bir sebebi bu idi. Ayrıca bölgenin önemli bir kısmını ele geçirip ticaret yapmaya çalıştılar. Bunun için de o bölgelerde İngilizce öğrenmeye karşı bir doğal istek oluştu. Diğer dillerden de ilgili kelimeleri kendi dillerine alabilme cesaretini gösterdiler. Kendileri de birçok şey icat ederek bunları kendileri isimlendirdiler. Bunlar da aynı adla diğer isimlere de geçti. İngilizler çok şanslıydı. Küresel tarihten çekilirken aynı dili konuşan ABD’liler piyasaya çıktılar. ABD’nin dili de İngilizler gibi İngilizce idi. ABD aynı zamanda teknoloji ve bilişim alanlarında hamlelerde bulundu. Bugün yazılım ve birçok programın dili İngilizce ve insanlar mecburen İngilizce öğreniyorlar. BM ve uluslarası örgütlerin de dili İngilizce ve belki yaklaşık 2 milyar tarafından konuşuluyor.
Alper Onur ise şu maddeleri sayıyor;
- “İngiltere İmparatorluğunun giderek büyümesi
- Amerika Birleşik Devletlerinin İngiltere İmparatorluğunun kaybettiği güce kavuşması
- Sanayi Devrimi
- Bankacılığın doğması ve yaygınlaşması
- Global ilişkilerin sürdürülebiliriği için ortak dil ihtiyacının doğması
- Sinema, film ve dizi gibi medya sektörünün tüm dünyaya yayılım göstermesi
- Bilimin ve bilimsel araştırmaların giderek gelişmesi ve artması, bilimde ortak dil kullanma ihtiyacının doğması
- Bilgiye ulaşma kolaylığının giderek artması, teknolojinin doğuşu”
ABD müzik, film gibi şeylerin yaygınlaştığı bir dönemde süper güçtü. Yani dünyanın küreselleşmesi dönemine denk geliyordu. Bundan dolayı İngilizce ve ABD kültürü bütün dünya tarafından yakından takip edildi. Soğuk Savaş Döneminde ABD yanlısı olan ülkeler bu kültürün yayılmasına büyük ihtimalle izin verdiler. Çünkü karşı tarafta da güçlü bir dil ve ideoloji bulunuyordu. Ama bence Rusça hiçbir zaman Fransızca veya Almanca gibi rekabet edebilecek bir güce ulaşmadı gibi anlıyorum. Ama Fransızca ve Almanca özellikle şark araştırmaları ile ünlü iki dil. Bunların sömürgeleri hala bu dilleri konuşuyorlar. Bunlar İngilizler ile rekabet edebilirdi. Rusça ise Orta Asya’da sınırlı kaldı büyük ihtimalle ve çok yayılamadı. Kendi arka bahçesi ile sınırlı kaldı. Buna rağmen diğer diller dünyanın farklı bölgelerini sömürmeyi başardılar tabi buna başarı denilebilirse.
Ozan Dur
Kaynaklar
https://www.academia.edu/33246190/%C4%B0ngilizcenin_K%C3%BCreselle%C5%9Fmesi
https://ielts.idp.com/turkey/prepare/article-reasons-why-english-is-a-global-language
Niall Ferguson: İmparatorluk Britanya’nın Modern Dünyayı Biçimlendirişi- Çev: Nurettin El Hüseyni.
https://www.openenglish.com.tr/blog/ingilizce-nasil-global-bir-dile-donustu/