Kudüs,
Bir şehirden, bir beldeden daha fazlası.
Adı nasıl anılırsa anılsın herkesin kalbinin derinliklerinde yaşattığı tarifsiz, eşsiz Beytül Makdis.
İngilizlerin bölgeye önce gelip yerleşmelerine, düzensizliği ve kargaşayı oturtup çekilmelerine ve daha sonra geçip izlemelerine rağmen Müslümanların vazgeçmediği kutsal mekan.
Günlerdir yakından temaşa etme fırsatı bulduğumuz Kudüs’ün siyonistlerin başkenti olarak kabul edilmesine karşı düzenlenen nümayişlerde kendimize, özümüze, inancımıza, kutsalımıza gösterdiğimiz değer ve ilgi, bu yoldaki girişimlerimiz çaba ve azmimiz takdire şayandır.
Uluslararası ilişkilerin kökü devlettir. Fakat mayası halktır. Yani kamuoyudur. Bugün psikolojik harp denilen unsuru oluşturan araçlar insan merkezinde toplanır. Gazeteniz, televizyonunuz, kitabınız, sporunuz, müziğiniz, sinemanız… Hepsi birer kamuoyudur. İslam dünyası ile alakalı bir meseleyi ele alırken önüne koyduğumuz KOCA sıfatını ete kemiğe büründürmektir aslolan. Koca İslam Dünyası diyorsanız ki diyorsunuz. Tepkiselliğiniz ne ölçüde bu merak edilir ve dolayısıyla teste tabi tutulur. Bir blöf, bir şaşırtmaca, bir lafı dolandırma bile karşı tarafta önemli addedilebilir. O sebeple asla tepkinin büyüğüne küçüğüne, tazesine çürüğüne kafayı takmamak lazım.
Sen kimsin? Müslümansın. Günün şartlarında elin neye yeterse, gücün neyi elverirse onu yap veya yapmaya çalış, olmadı kalbinle buğz et.
Kudüs bir mihenk taşı.
Kudüs bir sinir harbi.
Kudüs bir test, bir sınav.
Devletlerin aktif rol oynaması gereken zamanlar bunlar. Halklar ne kadar işin mayasıysa kök belirttiğimiz üzere devletlerdir. İslam dünyasının Müslüman liderleri vebal sizlerin üzerinedir. Kimse kusura bakmasın halk olarak, vatandaş kimliğimizle bizim etkimiz bellidir. Vebal büyük yüktür. İslam dünyasının kocayan liderlerini, kokuşmuş ilişkiler yumağında pörsüyen görüntülerini görmek artık zulüm haline geldi. Biz kimiz? Aslımız nedir? Dilleri kelama gelmeyen liderler sizin mensubiyetiniz nicedir!
Güzelleme yapmaya gerek yoktur. Ağıt yakmak yersizdir. Slogan yerinde gereklidir, aksiyon her şeyin önündedir.
Gücün var mı? Yok.
Belki şimdi değil deriz. Zamanı daha gelmedi deriz.
Ama,
Ümidin var mı? Varsa korkma. Neler görmüş geçirmiş dünya. Ümidini yaşat, yalnızca Allah’a secde et.
Ne kadar bölünmüş olursak olalım halen Koca İslam Dünyası’yız. Dünyanın her yerine dağılmışız. Kara gününde dindaşlarımıza her daim sahip çıkmışız. Yanlarında fedakarâne durmasını bilmişiz. Ümidimiz hala taze.
Aradan yüzyıllar geçse de Hz. Peygamber‘in yaktığı nurun halen Müslümanların kalbinde saklı olduğunun açık nişanesidir Kudüs.
Bizi biz yapıp tutuşturandır, Kudüs.
Savunmaktan çekinme.
Vazgeçme!
Eşref TUĞRA