Umut her zaman var olacaktır.

Bugünlerde umut/ümid hakkında konuşmak çok yerinde olacak. Üveysi Hocanın bir konuşmasını dinledim ve Nureddin Topçu’nun bir sözüne denk geldim. Nureddin Topçu umut etmenin ibadet olduğunu söylemiş bir sözünde. Bu çok doğru bir söz. Kur’an-ı Kerîm de Allah’ın bizlere onun rahmetinden ancak kafirlerin umut keseceğini söylediğini duymuştum. Bu da bu sözü destekliyor. Rahmet demek umut demek ve Rahmet her zaman inş olacaktır.

Üveysi Hoca Hendek savaşından örnek vermişti. Bugünkü Gazze’nin durumuna benzetiyordu. O zaman Efendimiz ve Sahabeleri büyük bir mücadele göstermişler, aç kalmışlar, muhasara altında kalmışlardı. Allah onları kurtaracaktı ama öncesinde bu imtihanı aşmaları gerekiyordu. Gazze’de de Müslümanlar inş kurtulacaklar ama önce bu imtihanı geçmeleri gerekiyor. Akif’in dediği gibi belki yarın, belki yarından da yakın inş kurtulacaklar. Çünkü umut her zaman var olacak ve sabredenleri Allah müjdeleyecek biiznillah.

Umut öyle bir şey ki insan o olmadan yaşayamıyor. Hendek Savaşında Efendimiz (sav),  Müslümanlara Şam’ın yani o dönemin süper gücünün topraklarının ele geçirileceğini söylüyor. İsrail süper güç bile değilken onun yenilmez olduğuna inanmak Müslümanların yapabileceği bir şey değildir. Peygamberimiz’in fani vücudu olmasa da mirası, maneviyatı, dini, inancı, yaşamı bizlere önderlik ediyor. Bizler bu toprakların tekrardan Müslümanların eline geçtiğini göreceğiz Müslümanlar olarak. Buradaki hak iddiaları henüz bitmedi. Direniş ber-hayat ve Gazze düşse bile direniş bitmeyecek. İnananlar Kutsal Beldelerine her zaman sahip çıkacalar ve onu zihinlerinden ayırmayacaklar. Filistin peygamberler şehri ve o beldenin Müslümanlarca yönetilmesi gerekiyor. Eğer bunu zihnimizden çıkarmaz ve dualarımıza katarsak, Allah umarım bir gün bize bu günü gösterecektir. Şartların olgunlaşması ve sebeplerin oluşması sonucu Kudüs özlemi İslam dünyasının bitebilir. Bizler evvela ellerimizdeki nimetlerin kıymetini bilmeliyiz. Mekke’nin, Medine’nin, Şam’ın, İstanbul’un, Kahire ve bütün İslam ile yoğrulmuş coğrafyaların. Adil bir sistemle yönetilmeli ve nimetin elimizden alınmaması için çok mücadele göstermeliyiz.

Atalarımız çok zor şartlarda mücadele gösterdi. Büyük yoksulluklar çektiler. Ondan sonra refah dönemleri oldu. Her zaman kış olmadı, bahar da geldi ve yaz da oldu. Allah’ın yardımı ile de bu topraklar elde tutulabildi. Buradan bizlere bir vatan çıktı ve bizden de sonraki nesillere kalabilmeli. Strateji geliştirirken küçük gündemlerden büyük gündemlere doğru ilerlemeli. Büyük hedefler koymalı ve umut ederek yaşamalıdır. Çünkü Umut ibadettir. Sabredenler en iyi bu ibadetin kıymetini bilirler ve asıl mükafatta onlara olacaktır.

Ozan Dur