İki Dil, İki İnsan Fedakârlık, İstikrar ve Başarı

Mahmut Erol Kılıç ve Zahide Tuba Kor Hocalarımızın hayat hikâyelerini dinliyorum son birkaç gündür. Her ikisinde de ortak gördüğüm bazı noktalar oldu. Başarıyı araştırırken Hocalarımızın hayatlarından bahsetmemek olmazdı. Bizim toplumumuzda da çok başarılı insanlar çıkıyor ve ilim-bilim dünyamıza ciddi katkılar sağlıyorlar.

Mahmut Erol Hoca tasavvuf ve maneviyat alanlarında önde gelen bir ismimiz. Ataları Kadiri tarikatına mensuplar. Hocamız ilk eğitimine dini eğitimler alarak başlıyor. Kur’an-ı Kerim eğitimi alıyor daha çocukken. Lisede arkadaşları ile bu vatana hizmet edeceksek donanımlı olmalıyız diye düşünüyorlar. Hocamızın hayatında gördüğüm en güzel şeylerden birisi istikrar. Başladığı işi yarım bırakmıyor Hoca. Eğer bıraksaydı bugün Rabbimin maddi ve manevi nimetlerine kavuşabilir miydi bilemiyorum doğrusu. Hocamız tam bir istikrar örneği. Klasik Arapça öğreniyor. Klasik Arapça eğitimi zor ve meşakkatli. Lise gibi erken bir dönemde böyle bir şeye yeltenmek ve bırakmamak büyük bir çaba istiyor. Gerçekten Hocamızın çabaları takdire şayan. Bir işe başlıyorsak Allah da ömür veriyorsa o işi bırakmamak ve sonuna kadar gitmek lazım. Bunu en iyi Mahmut Erol Hoca da görmekteyiz.

Mahmut Erol Hoca lisede yine İngilizce eğitimine başlıyor. İngilizcede son kura kadar bir tek arkadaşlarının arasında o gidebiliyor. Aynı zamanda spora başlıyorlar ve Hoca istikrar göstererek siyah kuşak alıyor. Burada Allah’ın yardımını da bence görmeliyiz. Allah da Hocamıza istikrar ve azim gibi özellikler bahşetmiş durumda. Hocamız dini ilimlere büyük önem veriyor. Camilerde o zamanın büyük Hocalarından dersler alıyor. Gülistan, İhya ve hidaye gibi derslere katılıyor. Farsçayı da öğreniyor Hocamız ve Osmanlıcası da var. Hocamıza kendisini yetiştirdiği için iş teklifleri de geliyor. Kendisi en uygun ve en faydalı işi seçiyor. Bugün İbn Arabi ve Tasavvuf konularında Hocamızın yazdıkları çok değerli. Rabbim Hocamıza hayırlı ömürler ve başarılar versin. İki şey önemli donanımlı olmaya niyetlenmek. Ülkemize hizmet gibi büyük bir ülküye sahip olmak. İstikrar ve derslerin de hakkını yerine getirip mezun olmak. Hocamızın hayatında bunu görüyoruz.

Bir diğer hayatından bahsetmek istediğim kişi Zahide Tuba Kor. Zahide Hocamın birkaç kez açtığı derslerine katıldım ve verdiği okumaları yapmaya çalıştım. Kendisini öğrencilerine adamış bir Hocamız var karşımızda. Akademiden devam edebilecek ve önemli görevlere gelebilecekken ilim ve öğrencilerle meşgul olmayı seçiyor Hocamız. Kendisi 28 Şubat mağduru ve bu dönemde pes etmiyor Zahide Hoca. Bir saniyesini bile adeta boşa geçirmeyerek kendisini geliştirebileceği kurslar arıyor. Burada yolu Bisav ile tanışıyor ve Bisav’ın hayatında büyük bir yeri var. Zahide Hocamız da dini ilimlere ve dillere önem veriyor. Lise hazırlıkta İngilizce eğitimi alıyor ve İngilizceyi orada güzel bir şekilde öğreniyor.

28 Şubat döneminde uygulanan katsayı bize ZTK’yı kazandırıyor. Kendisi dil üzerinden Uluslarası ilişkiler kazanıyor ve bugün akademimize ve dünyamıza yaptığı katkıları yapıyor. Hocamız krizlerin tamamen kötü olmadığını ve içinde fırsatları barındırdığını söylüyor. Kendisi Kudüslü çocuklar için bir şeyler yapabilmek istiyor ve isteği daha sonra gerçek oluyor. Hoca çok rahat akademisyen olabilirdi ama Akademide ruh yok diyor. Kalıcı işler yapabilmek istiyorsanız o işe ruhunuzu da katmanız gerekiyor diyor. Kendisi sayısal çıkışlı ve tarihi yapamam diye düşünüyor. Ama aslında insan ne ile vakit geçirirse onu yapar hale geliyor diye de ekliyor.

Zahide Hoca Arapça eğitimine dair güzel bilgiler veriyor. İyi bir Hoca bulmaya çalışıyor öncelikle. O Hocayı bulduktan sonra işi de bırakıyor ve kendisini Arapçaya adıyor. Arapça olmadan alanında yeterli hissetmiyor kendini. Arapçanın gramer ağırlıklı öğrenilmesine karşı çıkıyor. Dört beceriyi de geliştirecek bir şekilde öğrenilmeli diyor. Hayatınızın bir dönemini dile adamalısınız diye de belirtiyor Hocamız. Kendisinin YouTube’da hayatını anlattığı bir konuşması var.

Her iki Hocamızda da benzerlikler tespit ettim. İstikrar, sonuna kadar derslerin ilerleme, fedakarlık, dini ilimlere öncelik verme, Arapça ve İngilizce öğrenme isteği, kendini yetiştirme güdüsü her ikisinde de ortaktı. Kısaca bu Hocalarımızı genç arkadaşlarıma tanıtmak istedim. Hocalarımızın vefatından önce kıymetlerini bilelim. Şanlı bir manevi tarihimiz var Mahmut Erol Hocamızın deyişiyle. Hocamız gelenek ile bağı kurmaya çalışıyor. Zahide Hocamız da gençlere yol göstermek ve onlara rehberlik etmek isteyen yine değerli Hocalarımızdan birisidir.

Ozan Dur