- ALİ ULVİ KURUCU
- Ali Ulvi Kurucu'nun davası
- Gençler ne yapmalı?
- Gençlere tavsiyeler
- İlimvemedeniyet Ali Ulvi Kurucu
- Nasıl büyük işler başarılır?
- ozan dur
- Ozan Dur kimdir?
- Ozan dur ve Gençler
- ozan dur yazıları
- Ozan Dur'dan tavsiyeler
- Selçuk bayraktar
- Selçuk Bayraktar kimdir?
- Selçuk Bayraktar neden İHA yapmak istedi
- Ümmetin kuşu olabilmek
- Üstad Ali Ulvi Kurucu
Asrın ve Memleketin İhtiyaçlarını Müdrik Genç
Efendim Ali Ulvi Kurucu’yu okumak ve O’na dair yazmak bize çok şey kazandırır. Onun duaları kabul olmuştu. Duaları gibi güzel olan bir de hayat yaşadı. Babası, Amcası ve Dedesi memleketin ihtiyaçlarını düşünen insanlardır. Ali Ulvi’nin zamanında İslam baskı altında ve Batılılaşma hızla ilerlemektedir. Bu durumda birçok insan yapılan yayınlardan dolayı mekteplerde okurken ve iş bulabilme gayesiyle çoğunluğun yürüdüğü yollarda yürümüşlerdir. Bunlara sürü psikolojisindeki insanlar denir. Eğer burada devletimiz güzeli ve iyiyi yapıyorsa bu çoğunluk için güzel sonuçlar doğurur. Bunun hem kişiye, hem cemiyete, hem dünyaya ve hem de ahirete iyi gelmesi gerekir. Bu şatları haiz bir popüler iş veya işler tercih edilmelidir. Bununla beraber bugün iki kahramandan bahsetmek istiyorum. Birisi Ali Ulvi Kurucu diğeri ise Selçuk Bayraktar.
Ali Ulvi Kurucu İslami ilimler okurken ailesi ve O şunun farkındaydılar. “Bu mesleğin geleceği yok”. Bu yola girmeye çalışanlar engelleniyor ve tekkeler kapatılıyor, Arapça yasaklanıyor ve şapka ve harf inkılabı yapılıyor. Arapça İslami ilimler için olmazsa olmaz. Onun yasaklanması demek zaten İslami ilimlerin yasaklanması demek. Osmanlılar Osmanlıcayı kullandılar ve ona sahip çıktılar. Lakin Cumhuriyet yüzünü Batı’ya döndü. Bu duruma Osmanlılar çare bulamadılar. Batılılaşma askeri alanda önceden başlamıştı ve belli kurumlar oluşmuştu. Bu düşünce önceden de vardı. Osmanlıların bulduğu çözümler başarı getirmemişti. Köklü bir değişimin gerekli olduğunu düşündüler. Köklü değişimler de bedel istiyor. Lakin buna rağmen Müslümanlara daha dikkatli yaklaşılabilir ve gelenek ile bağ koparılmayabilirdi. İslam’ın terakkiye mani olmadığı ortada. Sanayi ile ülkemiz kalkındı. Lakin içki ve Batı’nın toplumu çürüten değerleri halkın damarlarında dolaştırılmamalıydı diye acizane düşünüyorum. Sanayiye karşı çıkmaya gerek yok. İslam dini bir işi bırakınca diğerine geçmeyi tavsiye ediyor. Hiç durmadan çalışmalı diyor bir Müslüman. Hem bu dünya için hem de ahiret için ölüm ve ebedilik arasında hiç durmadan çalışmamızı ister dinimiz. Dünyayı da imar etmemiz gerek bunu en iyi Osmanlılar da görürüz.
Üstad Ali Ulvi geleceği olmayan bir mesleği seçti. Allah Onu aç mı bıraktı. Hayır. Diğerlerinden belki daha zorluk yaşadılar. Lakin tarihe ve İslam dünyasına bu denli mâl olmuş işleri Ali Ulvi Üstad yapabildi. Burada Allah’ın rızası gözetilerek hareket ediliyor ve Rabbimiz de nice güzellikler bağışlıyor. Dolayısıyla bir iş ve meslekte gelecek olmamasına rağmen Allah’ın rızası ve memleketin ihtiyacını gidermek için oraya yönelenlere Allah çok güzel kapılar açacaktır. Bunun bir örneğini de Selçuk Bayraktar’da görürüz.
Selçuk Bayraktar İha yapmak istiyordu. O zaman böyle bir gündem yoktu ama bir sorun vardı: “İsrail” Bayraktar, İsrail ile rekabet etti ve onları geçti. Bu rekabetin umarım her alanda yapılmasını dilerim. Yerli ve milli yazılımların üretilmesi gerekiyordu. Selçuk Bayraktar’ın bu hamleleri Türkiye’nin bağımsız kararlar alabilmesi bakımından önemlidir. Selçuk Bayraktar’ın böyle bir vizyonu olması Ona çok güzel kapılar açmıştır. Birçok gencin kalbinde yer etmiş ve tepedeki insanın kızıyla evlenebilmiştir. Bu da Onun bu başarısının bir sonucudur. Önce hayal, sonra amansız mücadele, Allah’ın yardımı ve samimiyet olunca olmayacak iş yoktur. Bu İHA’ların bu kadar önemli olacağını ve bu denli kendisinin öncü olacağını hayal etti mi bilemiyorum. Ama büyük bir mücadele örneği gösterdiği ortada. Bu alanda iş yok, kariyerimi tehlikeye atarım diye düşünmedi. Bir nevi Kahramanların sonlarını düşünmemeleri gibi. Yoksa Kahraman olamayız değil mi? Bir de bu alan tehlikeli idi. Önceden bu alanda çalışanların başına işler gelmişti. Ama Rabbimiz Onu korudu ve büyük başarılara imza attı. Bundan sonrası milletin elinde. Bu davaya sahip çıkmalı ve zeki-çalışkan gençlerimizi memleketin ve asrın ihtiyaçlarını müdrik hale getirmelidir. Ama ne olur, ben daha şunu yapamıyorum, işsiz kalır mıyım vb gibi sorulara sahip gençler müsterih olun Hz. Allah utandırmaz sizi. Çok çalışalım ve yerden yükselelim.
Ozan Dur