MEHMETÇİK VE MÜCAHİDİN VUSLATININ 50.YILDÖNÜMÜ | İlim ve Medeniyet

Avatar photoKonuk Yazar21 Temmuz 202414min0
Kıbrıs Barış Harekatının 50. Yılı

Kıbrıs Barış Harekatı, Türk tarihinin önemli dönüm noktalarından biridir. 20 Temmuz 1974 tarihinde başlayan ve iki aşamada gerçekleştirilen harekat, Türkiye’nin Kıbrıs’ta yaşayan Türk toplumunu koruma amacıyla gerçekleştirdiği bir askeri müdahaledir. Bu harekat, sadece askeri bir operasyon olmanın ötesinde, bölgesel politikalarda ve uluslararası ilişkilerde derin etkiler bırakan bir olaydır. Bugün, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yılında, bu önemli olayın tarihsel bağlamını, sonuçlarını ve günümüze yansımalarını değerlendirmek büyük önem taşımaktadır.

Kıbrıs, tarih boyunca stratejik önemi nedeniyle birçok medeniyetin egemenlik kurmak istediği bir ada olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu’nun 1571 yılında adayı fethetmesiyle birlikte Kıbrıs, uzun yıllar Osmanlı idaresinde kalmıştır. Ancak 1878’de Osmanlı’nın ada üzerindeki hakimiyetini İngiltere’ye devretmesiyle birlikte, Kıbrıs’ta yeni bir dönem başlamıştır. 1960 yılında Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını kazanmasıyla, ada üzerinde yaşayan Türk ve Rum toplumları arasında gerilimler artmaya başlamıştır. Bu gerilimler, 1963’te başlayan ve ‘Kanlı Noel’ olarak anılan olaylarla zirveye ulaşmış, 1974 yılında ise Yunanistan’daki askeri cunta destekli darbe ile Kıbrıs’ta Türk toplumunun güvenliği ciddi bir tehdit altına girmiştir.

 

Barış Harekatı ve Sonuçları

Türkiye, 20 Temmuz 1974’te başlattığı harekat ile Kıbrıs Türk toplumunun güvenliğini sağlamak ve adada barışı tesis etmek amacıyla askeri müdahalede bulunmuştur. Harekatın birinci aşaması, Girne kıyılarından başlayan çıkarma operasyonu ile adanın kuzey bölgesinde kontrol sağlanması şeklinde gerçekleşmiştir. İkinci aşama ise, 14 Ağustos 1974 tarihinde başlayan ve adanın kuzey kesiminin büyük bir kısmının ele geçirilmesi ile sonuçlanan harekattır.

Bu askeri müdahale sonucunda, Kıbrıs’ın kuzeyinde bağımsız bir Türk devleti kurulmuş ve 1983 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ilan edilmiştir. Ancak, KKTC’nin bağımsızlığı bugüne kadar Türkiye dışında hiçbir ülke tarafından tanınmamıştır. Kıbrıs meselesi, uluslararası arenada çözülmeyi bekleyen bir sorun olarak varlığını sürdürmektedir. Kıbrıs Barış Harekatı’nın üzerinden geçen 50 yıl, adadaki durumun ve Türkiye’nin dış politikadaki pozisyonunun nasıl şekillendiğini görmek açısından önemlidir. Türkiye, Kıbrıs Türk halkının güvenliğini ve haklarını koruma konusundaki kararlılığını sürdürmekte, aynı zamanda adada kalıcı ve adil bir çözüm için çaba göstermektedir. Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği (AB) gibi uluslararası kuruluşlar, Kıbrıs sorununa dair çeşitli (Rum yanlısı) çözüm önerileri sunmuş, ancak kalıcı bir barış sağlanamamıştır.

Günümüzde, Doğu Akdeniz’deki enerji kaynakları ve deniz yetki alanları konusunda yaşanan anlaşmazlıklar, Kıbrıs meselesinin önemini bir kez daha ortaya koymaktadır. Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki haklarını koruma konusundaki kararlılığı, bölgedeki jeopolitik dengeleri etkilemektedir. Bu bağlamda, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yılında, adada kalıcı bir barışın sağlanması için diplomatik çabaların artırılması gerekliliği daha da belirgin hale gelmektedir.

Kıbrıs Barış Harekatı, sadece Türk tarihinin değil, bölge tarihinin de önemli bir parçasıdır. 50 yıl önce gerçekleştirilen bu harekat, Kıbrıs Türk halkının varlığını ve güvenliğini koruma amacıyla yapılmış bir müdahaledir. Geçen yarım asırda, Kıbrıs sorunu çözülmeyi bekleyen bir uluslararası sorun olarak kalmaya devam etmiştir. Ancak, 50. yıl dönümünde, geçmişten alınan derslerle, adada kalıcı ve adil bir barışın sağlanması için tüm tarafların daha yapıcı ve çözüm odaklı bir yaklaşım benimsemesi gerekmektedir. Bu, sadece Kıbrıs için değil, bölgedeki tüm halklar için daha barışçıl ve istikrarlı bir geleceğin anahtarı olacaktır.

Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yılına gelmiş bulunuyoruz. 20 Temmuz 1974 tarihinde başlayan ve iki aşamada gerçekleştirilen bu harekat, Kıbrıs Türk toplumunun güvenliğini sağlamak ve adada barışı tesis etmek amacıyla yapılmış tarihi bir müdahaledir. Bu yıl dönümü, Kıbrıs Türkleri ve Türkiye için büyük bir öneme sahiptir ve çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır. 50. yıl kutlamaları, sadece geçmişi anmakla kalmayıp, aynı zamanda gelecek için umut ve barış mesajları taşımaktadır.

 

Tarihsel Önemi

1974 Mutlu Barış Harekatı, Kıbrıs’ta yıllardır süregelen çatışmaların ve Kıbrıs Türklerinin maruz kaldığı zulümlerin son bulduğu bir dönüm noktasıdır. Harekatın başlatılma sebebi, Kıbrıs Türk toplumunun varlığını ve güvenliğini tehlikeye atan olaylardır. Yunan cuntasının desteklediği darbe ve adadaki Türk toplumuna yönelik saldırılar, Türkiye’nin garantörlük haklarını kullanarak müdahale etmesine yol açmıştır. Bu harekat, Kıbrıs’ta barışın yeniden tesis edilmesi ve Kıbrıs Türk halkının haklarının korunması açısından büyük bir önem taşımaktadır.

 

Kutlamaların Anlamı ve Önemi

Mutlu Barış Harekatı’nın 50. yılı, sadece tarihi bir olayın yıl dönümü olarak değil, aynı zamanda Kıbrıs Türk toplumunun direnişinin, azminin ve barış arzusunun simgesi olarak kutlanmaktadır. Bu kutlamalar, Kıbrıs Türklerinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin bir yansımasıdır. Aynı zamanda, Türkiye ile KKTC arasındaki güçlü bağların bir ifadesidir.

 

Kutlama Etkinlikleri

50.yıl kutlamaları çerçevesinde, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türkiye’de çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir. Bu etkinlikler, tarihsel bilinci canlı tutmak, genç nesillere bu önemli olayın anlamını aktarmak ve barış mesajlarını pekiştirmek amacı taşımaktadır. Bu kapsamda her yıl olduğu gibi başta deniz donanması ve Türk Yıldızları olmak üzere geniş kapsamda kara, hava, deniz her alanda askeri güç gösteresinin Akdeniz sularında yapılması dünyaya büyük mesajlar verilmesinin de önemli bir tarafıdır. Ayrıca en büyük anlam taşıyan Bayraktar Grubuna ait İnsansız silahlı/silahsız hava araçlarının adada konuşlandırılması ve kutlamalara özel gösterileri de bu organizasyonu güçlendirmektedir.

 

Geleceğe Yönelik Mesajlar

Mutlu Barış Harekatı’nın 50. yılı kutlamaları, sadece geçmişi anmakla kalmayıp, geleceğe yönelik mesajlar da taşımaktadır. Kıbrıs Türk halkının barış ve güvenlik içinde yaşama arzusu, bu kutlamaların merkezinde yer almaktadır. Ayrıca, Türkiye ile KKTC arasındaki iş birliğinin ve dayanışmanın önemi vurgulanmaktadır.

Bu kutlamalar, Kıbrıs sorununun barışçıl ve adil bir şekilde çözülmesi yönündeki çabaların devam etmesi gerektiğini hatırlatmaktadır. 50 yıllık sürecin getirdiği deneyimler, gelecekte daha sağlam adımlar atılması için bir temel oluşturmaktadır. Kıbrıs Türk halkının direnişi ve azmi, adada kalıcı bir barışın sağlanması için umut vermektedir.

1974 Mutlu Barış Harekatı’nın 50. yılı, Kıbrıs Türk halkı için büyük bir anlam ve öneme sahiptir. Bu yıl dönümü, geçmişi anmak, şehitleri yad etmek ve geleceğe umutla bakmak için bir fırsattır. Kutlamalar, Kıbrıs Türk toplumunun haklarını ve özgürlüğünü savunma konusundaki kararlılığını bir kez daha göstermekte, aynı zamanda barış ve iş birliği mesajlarını pekiştirmektedir. Bu önemli yıl dönümünde, Kıbrıs Türk halkı ve Türkiye’nin dayanışması, gelecekteki barış ve istikrar arayışlarının temelini oluşturmaktadır.

Bu kutlamalar vesilesi ile Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere devlet erkanının önemli isimleri ve siyasi parti temsilcilerinin kutlamalara katılmak üzere KKTC’ye gelmeleri bu kutlamaların Türkiye açısından Kıbrıs Meselesini önemsediklerini de bu ziyaret kapsamında mesaj vermektedir.

Adada dökülen Türk kanının unutulmaması, gelecek nesillere aktarılmasına vesile olan bu kutlamalara değinmişken Adada bulunan Türk ailelerinin her ne kadar çocuklarına kan ve göz yaşından uzak tutarak, savaşı değil barışı, anlaşmazlığı değil kalıcı çözümü empoze etse de, Milli eğitim bakanlığının müfredatının da belirlenen pedagojik dengeler gözetilse de maalesef Rum tarafında eğitim başka türlü yürümektedir. Geçtiğimiz haftalarda basına yansıyan bazı görseller insanın içini sızlatacak cinsten yürek burkmuştur. Rum tarafının bir sanat okulunda ilkokul çağındaki çocuklara çizdirdiği 20 Temmuz Barış Harekatı çizimleri ile Rum tarafında sistemin ve ailenin çocuk yaşta Türkleri barbar, katliamcı, adada kanın dökülmesine sebep olduğunu empoze ederek gelecek nesilleri bu şekilde yetiştirmektedir. Nitekim Aliya’nın dediği gibi ‘’Unutulan katliam tekrarlarlanır’’ sözü bir kez daha anlam kazanmıştır. Bu sebeple yapılan kutlamaların gelecek nesillere objektif, doğru ve tarafsız bir şekilde harekatın haklılığını da vurgulayarak her yıl daha geniş kapsamlı bir şekilde sürdürülmesini çok anlamlı buluyoruz.

Harekatın 50.Yılına gelmişken Başta Kıbrıs Türklerinin tanınma, bağımsızlık ve egemenlik mücadelesinde Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çabaları ve destekleri ile adım adım önemli gelişmeler kateden bu yolda KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatına gözlemci üye olarak katılması ve Türk devletlerinin KKTC’yi tanıma yolunda attıkları politika hazırlıkları ile yakın zamanda KKTC ve Türk dünyasına bir müjde hazırlığının habercisi olduğunu temenni ediyoruz.

Taha Ramazan Güneş

 

 

Geribildirim

Mail adresiniz gizli kalacaktır.


Biz Kimiz?

Gayemiz, asırlardır mirasçısı olduğumuz medeniyetin gelişimine katkı sağlamak adına kurduğumuz ilim halkasındaki ilmî faaliyetleri geniş kitlelere ulaştırmaktır.

Cemiyetimizde, genç ve hareketli yazar kadromuz ile Siyaset, Hukuk, Ekonomi, Sosyoloji, Edebiyat ve Tarih gibi ilmî alanlarda gerek akademik gerekse de gündeme ilişkin yazılar kaleme alınmaktadır.


İletişim


Küçük Çamlıca Mahallesi, Filiz Sokak, No:3
Üsküdar/İstanbul