TÜRKİYE’DE ENERJİ SEKTÖRÜ | İlim ve Medeniyet

Avatar photoUbeydullah GÜNEŞ11 Aralık 20227min0

 

Enerji ithalatı Türkiye’de cari açığın önemli sebeplerindendir. Ülkemizde enerji ihtiyacını karşılamak için bir takım planlamalar yapılmıştır. Bunların sonucunda 2021 yılında ülkemizin toplam elektrik enerjisi kurulu gücü yüzde 4,1 artarak 99.819 MW seviyesine çıkmıştır. Toplam kurulu güç içerisinde güneş, rüzgâr ve jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının payı 2019 yılında yüzde 16,5 iken, 2020 yılında yüzde 17,8’e yükselmiştir. 2021 Ocak ayında elektrik üretimimizin yüzde 21,3’ü rüzgârdan sağlanarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşılmıştır.

Kurulu güçteki artışa rağmen, ülkemizde 2017 yılında başlayan elektrik fiyatlarındaki yükseliş trendi, yaşanan kur şokunun da etkisiyle 2021 yılında devam etmiştir. 2016 yılı birinci dönem ile kıyaslandığında, 2021 ikinci dönemde elektrik fiyatları üç katından fazla artmıştır. Euro bazında Avrupa ülkeleri ile kıyaslandığında, Türkiye’deki 2020 yılı birinci dönem ortalama elektrik fiyatları 2019 yılı aynı dönemine göre yüzde 17,7 yükselmiş, ülkemiz Litvanya ile birlikte elektrik fiyatları en fazla artan ülke olmuştur. Üretimin ana girdilerinden olması sebebiyle, enerji fiyatlarındaki yükseliş Türkiye’nin rekabet avantajını erozyona uğratmaktadır. Bu durum ihracatın ve yabancı yatırımların azalmasına sebep olacaktır.

Dünyada son dönemdeki gelişmeler, ülkelerin enerji güvenliğine ayrı bir önem vermeleri gerektiğini ortaya koymuştur. Türkiye, yılda 50 milyar metreküp doğalgaz ithal etmekte ve bu ithalata yaklaşık 13 milyar dolar ödemektedir. Bilindiği üzere, ülkemizin doğalgaz alım kontratlarının büyük bir kısmı 2024 yılı itibariyle sona erecektir. Dolayısıyla, ortaya çıkacak ihtiyacın en azından bir kısmı Karadeniz’de yapılan doğalgaz keşfi ile karşılanacağı anlaşılmaktadır. Bununla birlikte Karadeniz’deki rezervin yeterli olmayacağı uzmanlarca dile getirilmektedir.

Bu kapsamda doğalgaz arama çalışmalarına devam edilmesinin ülkemizin enerjideki dışa bağımlılığını azaltmada hayati önemde olduğu açıktır. Ayrıca, ülkemiz bulunduğu konum itibariyle, Avrupa’nın ihtiyacı olan doğalgaza erişiminde alternatifsiz bir konumdadır. Özellikle Doğu Akdeniz havzasında keşfedilen doğalgazın Türkiye üzerinden taşınması ile ülkemizin kilit bir transit ülke haline geleceği düşünülmektedir.

Karadeniz’in yanı sıra, Doğu Akdeniz de sahip olduğu hidrokarbon potansiyeli açısından büyük önem taşımaktadır. ABD Jeolojik Araştırma Kurumu’na (United States Geological Survey) göre Doğu Akdeniz havzasında 1,7 milyar varil petrol ve yaklaşık 3,5 trilyon metreküp doğalgaz bulunmaktadır. Hâlihazırda İsrail, Mısır ve Güney Kıbrıs Rum yönetimleri tarafından önemli gaz keşifleri yapılmıştır. Bununla birlikte, bölgenin hakkaniyete uygun bir şekilde paylaşımı noktasında kıyıdaş ülkeler anlaşamamış, özellikle Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi’nin haddini aşan talepleri ile Doğu Akdeniz’de en uzun kıyı şeridine sahip olan Türkiye’nin hakları çiğnenmektedir.

2021’de hem pandeminin etkileri hem de düşen gaz fiyatları nedeniyle Doğu Akdeniz’de askıya alınan sondaj faaliyetlerine, ülkemiz uluslararası baskılara rağmen 2022’de kendi bölgesinde devam etmiştir. Önümüzdeki dönemde ise özellikle Avrupa Birliği’nin ülkemiz üzerindeki baskılarını daha da artıracağı, bu sebeple birlik ülkesi olmayan İsrail ve Mısır ile deniz yetki alanlarını belirleme antlaşması yapılmasının ülkemize fayda sağlayacağı düşünülmektedir.

Türkiye 2021 yılında Paris İklim Antlaşması’na taraf olmayı kabul etmiş, 2030 yılına kadar toplam sera gazı emisyonunu % 20 civarında azaltacağını taahhüt etmiştir. Bu taahhüdün yerine getirilmesi ancak enerji sektöründe bir yapılanma ile mümkün olabilir. Bu kapsamda özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam kurulu gücümüz içindeki payının daha da artırılması gerekecektir. Ayrıca geleceğin temiz enerjisi olarak adlandırılan yeşil hidrojen üretimi için ülkemizde yapılan çalışmaların desteklenmesi önemlidir.

Türkiye, yıllık 50 milyar metreküp doğalgaz ithal etmekte ve bu ithalata yıllık yaklaşık 13 milyar dolar ödemektedir.

Türkiye’nin Elektrik Enerjisi Toplam Kurulu Gücü (MW, 2010-2021)
Kaynak: TEİAŞ verilerinden hareketle görselleştirilmiştir.

Türkiye’de Ortalama Elektrik Fiyatları  (Kuruş/kWh, 2013-2021)
Kaynak: TÜİK verilerinden hareketle görselleştirilmiştir.

Not: Bu analiz yazısı İktisat Alan İzleme Raporu 2020 ve İktisat Alan İzleme Raporu 2021’de Dr. Özer Selçuk’un hazırladığı Stratejik Sektörler bölümünden hareketle kaleme alınmıştır.

 

Avatar photo

Ubeydullah GÜNEŞ

İstanbul Medeniyet Üniversitesi Sosyoloji [email protected]


Geribildirim

Mail adresiniz gizli kalacaktır.


Biz Kimiz?

Gayemiz, asırlardır mirasçısı olduğumuz medeniyetin gelişimine katkı sağlamak adına kurduğumuz ilim halkasındaki ilmî faaliyetleri geniş kitlelere ulaştırmaktır.

Cemiyetimizde, genç ve hareketli yazar kadromuz ile Siyaset, Hukuk, Ekonomi, Sosyoloji, Edebiyat ve Tarih gibi ilmî alanlarda gerek akademik gerekse de gündeme ilişkin yazılar kaleme alınmaktadır.


İletişim


Küçük Çamlıca Mahallesi, Filiz Sokak, No:3
Üsküdar/İstanbul